Başvuru Düzeltme
Bir patent başvurusu gerçekleştirildikten sonra başvuru metninin içine yeni eklemeler yapma talebi buluş sahiplerinin kimi özel ihtiyaçlarından kaynaklanabilir ve bu durumların gereği yeni eklemeler yapmak patent vekilinin görevi olarak ortaya çıkabilir. Neden ne olursa olsun tarifname ve istem düzeltmeleri izin verilen yasal sınırlar içerisinde gerçekleştirilmelidir. Yani bir başvuru yapıldıktan sonra kapsamın ne kadar genişletilebileceği veya daraltılabileceği özel kurallarla açıklanmıştır. Burada bilinmesi gereken husus hem genişletme hem de daraltmanın kapsam aşımı statüsünde görüleceğidir.
Kapsam aşımı hususunda atıf yapılması gereken en önemli kanun maddesi başvuruda yapılacak düzeltmelerin başvurunun kapsamını aşamayacağını belirten ünlü maddedir. Bu madde hem Türk hem de Avrupa mevzuatında aynen yazılı bulunmaktadır (551 sayılı Kanun Hakkında Kararname Md. 47 ve Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)).
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir. Başvurunun kapsamının aşılıp aşılmadığı değerlendirmesinde sorulacak ilk soru kapsamı oluşturan öğelerin tanımlanmasıdır. Bir başka deyişle, ‘Başvuruyu neler oluşturuyor’, onu belirlemek gereklidir; aşılmaması gereken kapsamı hangi unsurlar oluşturmaktadır?
Başvuru kapsamını oluşturan unsurlar tarifname, teknik çizimler, istemler, istemlerde koruma kapsamının dışındadır diye özel olarak belirtilmiş kısımlar yani ‘disclaimers’ (eğer varsa ) ve buluştan önceki bilinen teknikler anlatılırken açık olarak tanımlanmış bilinen teknik uygulamalarından oluşur.
Yani tarifnamenin içinde yazılı ifadeler, açıklamalar, tarifnamede olmasa bile teknik çizimlerden doğrudan anlaşılabilen özellikler, istemlerin teknik özellikleri, başvurunun kapsamına dâhildir. Burada ek bir not olarak belirtmek gerekir ki her ne kadar Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 84 istemlerin tarifname tarafından desteklenmesi gerektiğini, yani sadece istemlerde tanımlı ve tarifnamede tanımlı olmayan özelliklerin bulunmaması gerektiğini belirtse de bu kuralın ihlali halinde sadece istemlerde tanımlı özellikler başvurunun kapsamına dahildir ve gelecekte yapılacak düzeltmeler için dayanak teşkil edebilir.
İstemlerdeki negatif tanımlamalar, yani bir unsurun varlığıyla değil yokluğuyla sunulan açıklamalar ‘disclaimer’ olarak anılır ve bunlar da başvurunun kapsamına dahil kabul edilir.
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir. Başvurunun kapsamının aşılıp aşılmadığı değerlendirmesinde sorulacak ilk soru kapsamı oluşturan öğelerin tanımlanmasıdır. Bu noktada başvurunun özeti kapsamı oluşturan unsurlardan biri olarak kabul edilmez. Bir başka deyişle özet başvurunun düzeltilmesi sırasında destek olarak kullanılamaz.
Ancak yukarıda belirtilen durum başka bir belgenin sadece özet kısmında anlatılan bazı özelliklerin bir diğer patent başvurusunun yenilik ve/veya buluş basamağı içermediğini kanıtlamak için kullanılabilmesine engel değildir. Yani kısacası bir başvurunun özet kısmı başvuru sahibinin kendi başvurusunu düzeltmesi için işine yaramazken başka belgelerin araştırma raporlarında atıf konusu olabilir ve bu belgelerin yenilik ve/veya buluş basamağı bakımından aleyhine kullanılabilir. Özetin aslında en önemli işlevi de budur: Yani içindeki doğru sunulmuş anahtar kelimelerle patent araştırması yapan uzmanların oltasına takılmak için yazılmıştır.
Eğer özet içerisinde buluşun asıl özelliklerinden söz edilmiyorsa patent uzmanları özete müdahale edebilir ve içine doğru kelimeleri içeren açıklamalar ekleyerek patent araştırmalarında tespit edilebilmelerini kolaylaştırabilirler.
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir. Başvurunun kapsamının aşılıp aşılmadığı değerlendirmesinde sorulacak ilk soru kapsamı oluşturan öğelerin tanımlanmasıdır.
Başvurunun bir parçası kabul edilmeyen diğer bir unsur ise rüçhan başvurusudur. Buna göre başvuruda rüçhan hakkı talep edilen önceki bir başvuru mevcutsa ikinci başvuruda, yani rüçhanlı başvuruda düzeltme sırasında eklenmesi düşünülen kısımların sadece rüçhan başvurusunda bulunması fakat ikinci başvurunun orijinal başvuru tarifnamesinde bulunmaması sorun teşkil edecektir (EPO İnceleme Kılavuzu H.IV, 2.3.5 ve Temyiz Kurulu kararı T26/85).
Örnek olarak bir patent başvurusu 5 Ocak günü yapılmış kabul edilirse ve üç ay sonra 5 Nisan günü buluş sahibi ve başvuru sahibi olan taraf önemli bir ayrıntının başvuruda yazılmadığını fark edecek olursa seçenekleri nelerdir? Mesela bir ultrason cihazında batın ultrasonu yapmak için bir prob -yani bir el terminali- orijinal tarifnamede anlatılmış iken mevcut halde bu probun göz ultrasonlarında da kullanılmak üzere ufak bir modifikasyona tabi tutulmasının yeterli olduğu anlaşılmış ise ve bu modifikasyon orijinal tarifnamede açıklanmış değilse bu durumda neler yapılabilir?
Orijinal başvurunun hazırlanması sırasında patent vekili mesleki sorumluluğu gereği buluşun asli ve esas unsurlarını geniş bir koruma kapsamıyla ifade etmek adına genişletmeler yaparken buluşun tanımında kimi müdahalelere gidebilir. Ancak unutulmamalıdır ki bir patent vekilinin görevi bir buluşu baştan yapmak değildir. Bir patent vekilinin bunu yapması hem mesleki becerisi dahilinde olmayabilir –aynı konuda doktora yapmış iki uzmandan sadece biri ilk önce bir buluşa ulaşabilir ve nadiren aynı anda benzer buluşlar yaparlar-, ve ayrıca bir patent vekilinin mesleki sorumluluğunun tanımı buluş yapmayı kapsamaz. Yine de patent vekilleri buluşu genişletirken –yani en geniş tanımlamayı bulmaya çalışırken- ister istemez buluş kapsamına girebilecek değişiklikler düşünebilirler. Bunu gerçek buluş sahiplerine danışarak tarifnameye ve istemlere eklemeleri hiç de azımsanacak bir sıklıkta gerçekleşmez. Belirtildiği gibi patent vekilleri buluşu önceki bilinenlerin ışığında en geniş biçimde korumak için vardır ama buluş bildirim yazılarında hiç söz edilmeyen bir uygulamayı önceden tahmin ederek veya ‘bularak’ eklemeleri daha nadiren karşılaşılan bir durumdur.
Şimdi yukarıda belirtilen ve orijinal tarifnamede yer almamasına karşın daha sonra eklenmesi –mesela başvur yapıldıktan ve yayınlandıktan altı ay sonra- arzulanan göz ultrasonu probu eklemesi veya düzeltmesi örneği değerlendirilecek olunursa bunun son derece güç bir düzeltme olduğu sonucu ortaya çıkarılabilir. Bu sorunun cevabını daha iyi değerlendirebilmek için öncelikle orijinal tarifnamenin sınırları ve kapsamı nelerdir ve hangi belgelerce belirlenir, bu durum netliğe kavuşturulmalıdır.
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir. Başvurunun kapsamının aşılıp aşılmadığı değerlendirmesinde sorulacak ilk soru kapsamı oluşturan öğelerin tanımlanmasıdır. Bu bağlamda başvurunun bir parçası olarak kabul edilen kısımlar, tarifname, istemler, çizimler- gibi temel kısımları içerir.
Üstteki sorularda tanımlanan örnekten hareketle göz ultrasonuyla ilgili kısmın başvuru içinde sadece özette bir iki cümleyle anlatıldığı ve başka hiçbir yerde geçmediği varsayılırsa, özet başvurunun bir parçası sayılmadığından özete dayanarak istemleri düzeltmek mümkün olmayacaktır. Şayet bu yönde bir düzeltme yapılırsa başvurunun kapsamı aşılmış olur. Yani özet başvurunun bir parçası sayılmaz.
Örnek olarak 5 Ocak’ta yaptığınız ultrason cihazı probu başvurusunun bir önceki yıl 6 Ocak tarihli bir rüçhanlı başvurusunun olduğu varsayılırsa söz konusu ikinci başvurunun, yani birinci başvurudan rüçhan alan başvurunun teknik içeriğinin birinci başvurunun, yani rüçhan başvurusunun teknik içeriğine göre farkları önem taşımaktadır. Unutulmamalıdır ki rüçhan talebi yapılması ve rüçhan alınması ikinci başvurunun tüm içeriğinin otomatik olarak ilk başvuru tarihine atanmasını garanti etmez. Şayet ikinci başvuru düzeltilmek isteniyorsa, yani ikinci başvurunun istemlerine göz ultrasonu probu eklenmek isteniyorsa hukuki bir komplikasyon ortaya çıkacaktır. Söz konusu prob sadece rüçhan belgesinde anlatılmış ve ikinci başvuruda atlanmış veya gereksiz görülerek konulmamış ise, yani rüçhan alınan başvuruda açıklanmasına rağmen birinci başvurudan rüçhan alan ikinci başvuruda benzer açıklamalar muhafaza edilmemiş ise, bu durumda rüçhan belgesi ikinci başvuru için başvurunun bir parçası sayılmadığından söz konusu ekleme mümkün olmayacaktır. Tabii bu husus Avrupa patent mevzuatı için geçerli olarak kabul edilmelidir (EPO İnceleme Kılavuzu H.IV, 2.3.5 ve Temyiz Kurulu kararı T26/85). Eğer Türk mevzuatına göre bir değerlendirme yapılacak olursa bu konuda bilindiği kadarıyla herhangi bir içtihat görülmemiştir. Türkiye’nin Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) imzacısı olması nedeniyle ve mevzuatının EPC ile uyum içinde olmasından ötürü paralellik öngörülebilir.
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir. Başvurunun kapsamının aşılıp aşılmadığı değerlendirmesinde sorulacak ilk soru kapsamı oluşturan öğelerin tanımlanmasıdır.
Kapsamı oluşturan öğeler olarak tarifname takımının tanımlandığı düşünülürse ve eğer başvuru rüçhanlı bir başvuru ise ve ilk başvurudan rüçhan talebi yapılırken ikinci başvuru metninin hazırlanması sırasında rüçhan başvurusunun teknik içeriğinin aynen muhafaza edilerek ikinci başvurunun hazırlandığı varsayılırsa ileride yapılacak olası düzeltmelerin orijinal tarifname tarafından destekleneceği söylenebilir.
Diğer yandan orijinal tarifnamede açıklanmış bulunsa bile, yani başvuru sırasında anlatılmış olsa bile konu hakkında uzman kimsenin anlayabileceği kadar açık anlatılmayan bölümlere dayanan bir düzeltme itiraza uğrayacaktır. Zira sunulan teknik ihtivadan hareketle Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 83 kapsamında uygulamaya konulma şekli net olarak tespit edilemeyen içerik sonuç olarak konu hakkında uzman kimse için buluşun nasıl çalıştığına dair açıklayıcı nitelikte olmayacaktır. Veya daha başka bir biçimde ifade etmek gerekirse söz konusu düzeltmelerin dayanağı olan orijinal açıklamaların yetersiz olması halinde bu kısımların konu hakkında uzman kimsece anlaşılabilir bir hüviyete kavuşturulabilmesi için aynı zamanda Md. 123(2) altında yasaklanmış bulunan orijinal başvuru tarifnamesinin kapsamının aşılması şart olacaktır.
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir. Bu bağlamda başvurunun bir parçası olarak kabul edilen kısımlar, -tarifname, istemler, çizimler- gibi temel kısımları içerir.
Bir patent başvurusunda yapılacak düzeltmeler daha önceki bir düzeltme sırasında tarifnameden bağlayıcı bir biçimde atılan teknik içeriğe dayandırılamaz. Daha önceki bir düzeltmede tarifnameden çıkarılan içerik örneğin bölünmüş bir başvuru hazırlamak amacıyla buluş bütünlüğü kapsamında itiraza uğrayan diğer buluşları tarifnameden çıkarmak amacıyla gerçekleşmiş olabilir. Bölünmüş başvuru Avrupa Patent Sözleşmesi’nde (EPC) Md. 76 ve yönetmelik Md. 36 etrafında tanımlıdır.
Yapılan düzeltmeler daha önceki bir düzeltme sırasında çıkarılan öğelerin açıklandığı ön yazıda bağlayıcı biçimde atıldığı belirtilen unsurlara dayandırılamaz. Bu nedenle tarifnameden çıkarılan unsurlar bir daha kullanılmayacağı belirtilerek çıkarılmış unsurlar ise bir kez daha tarifnameye dahil edilerek düzeltmeler sırasında istemlere dayanak olmaları mümkün olmayacaktır.
Örneğin bir patent vekilinin Avrupa Patent Ofisi’ne (EPO) yazdığı dilekçesinde tarifnameden belirli bir kısmı bir daha hak talebinde bulunmamak kaydıyla çıkarttığını belirtmesi ve bunun ekinde yeni tarifnameyi sunması, o kısmın artık herhangi bir düzeltmeye kaynak ve dayanak olamayacağı anlamına gelir.
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir. Başvurunun bir parçası olarak kabul edilen kısımlar, -tarifname, istemler, çizimler- gibi temel kısımları içerir.
Üstteki sorulara ait cevaplarda hangi unsur ve kısımların düzeltmelere kaynak olabileceğini ve hangilerinin olamayacağı tartışıldıktan sonra sıradaki sorulacak soru yapılacak düzeltmenin hukuken izin verilir bir düzeltme olmasının kriteri nedir, şeklindedir. Bunu Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) Md. 123(2) buluşun kapsamının aşılmaması olarak belirlemiş olmakla birlikte içtihat hukukunda Avrupa Patent Ofisi Yüksek Temyiz Kurulu G2/98 kararında bir düzeltmenin konu hakkında uzman bir kimsenin orijinal başvurudan hareketle açık ve dolaysız olarak çıkarsadığı özelliklerin kapsam dahilinde kabul edilmesi kriterini tanımlamıştır.
Yani G2/98 kararı kapsamın sınırlarının belirlendiği belgelerin haricinde anlatılan içeriğin yorumlanması sırasında başvurulacak yeni bir kriter sunmaktadır. Bir patent başvurusunda orijinal olarak anlatılan teknik içerik kimi zaman kimi düzeltmelere izin verecek kadar zengin olmayabilir. Üstteki sorularda tanımlanan göz ultrason cihazı probu örneğinden hareketle başvurunun parçası kabul edilen kısımlarda -tarifname, istemler, çizimler vesaire- açıklanan teknik unsurlar konu hakkında uzman bir kimse için açık ve dolaysız düzeltmelere imkan sağlıyorsa yasal kabul edilmelidir. Varsayımsal bir kimse olan konu hakkında uzman kimsenin bir teknik ihtivayı açık ve dolaysız olarak çıkarsadığı kabulü de varsayımsal olacaktır. Ancak süreci sübjektif olmaktan çıkarmak adına mevcut örnek üzerinden tartışılırsa konu hakkında uzman kimsenin göz ultrason cihazı probunun orijinal başvuruda açıklandığına kani olmaması bu teknik içerik orijinal başvuruda hiç açıklanmadığı için makul kabul edilmelidir.
Hayali bir karakter olan söz konusu konu hakkında uzman kimse yazılmış ve açıklanmış olmayan bir teknik unsuru başvurudan kendi kendine çıkaramayacağından sadece açık açık yazılı olan şeyleri çıkarsayabilecektir.
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir. Başvurunun kapsamının aşılıp aşılmadığı değerlendirmesinde sorulacak ilk soru kapsamı oluşturan öğelerin tanımlanmasıdır. Bu bağlamda başvurunun bir parçası olarak kabul edilen kısımlar, -tarifname, istemler, çizimler- gibi temel kısımları içerir.
Varsayımsal bir kimse olan konu hakkında uzman kimsenin bir teknik ihtivanın açıklanıyor olarak kabul edilmesine kani olduğu durumlarda söz konusu teknik içerik tam olarak kelimesi kelimesine açıklanıyor değilse bile hala orijinal tarifname kapsamında yeterince açık olarak anlatılmış kabul edilebilir.
Konu hakkında uzman kimse belirtildiği üzere bir uzman olduğundan ve başvurunun yapıldığı tarih itibarıyla konu hakkında teknik bilgisi örneğin okul kitaplarında anlatılacak kadar kamuya mal olmuş yıllardır bilinen teknik bilgileri de içerdiğinden kimi yazılı olmayan boşlukları doldurabilir. Ama bu boşluklar çok kısıtlıdır.
Üstteki sorularda atıf konusu yapılan göz ultrason cihazı probu örneğinden hareketle konu hakkında uzman kimse örneğin tarifnamede yazmıyorsa bile yüksek frekanslı bir ultrasonik probun daha düşük frekanslı proba göre daha detaylı bilgi ve görüntü sağlayacağını bilir. Bu bilgi elektromanyetik dalga teorisi etrafında yüz yılı aşkın süredir doğru kabul edilebilir bir teknik önermedir. Bu tür temel bilgiler ders kitaplarına girecek kadar kamuya mal olmuş kabul edilmektedir. Ancak konu hakkında uzman kimsenin sadece batın ultrasonu için çalışan bir cihazın göz ultrasonu için nasıl çalıştığını doğrudan bilmesi ve anlayarak kabul etmesi beklenemez. Bu bir nevi kendisinden yeni bir buluş yapmasını beklemek olarak görülebilir zira aradaki geçişi tesis edecek teknik modifikasyonlar tarifnamede yazılı bulunmadığı için belirsizdir.
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir. Başvurunun bir parçası olarak kabul edilen kısımlar, -tarifname, istemler, çizimler- gibi temel kısımları içerir.
Düzeltmeler sırasında çok yaygın biçimde dayanak olarak gösterilen ancak kabul edilmemesi çokça muhtemel olan bir kısım da teknik çizimlerdir. Teknik çizimler normalde başvurunun bir parçası olduğundan onlara dayanarak düzeltme yapılabilmelidir ve yapılabilir. Ancak bu tür düzeltmelerin bazı incelikleri bulunmaktadır. Örneğin tarifnamenin hiçbir yerinde yazılı olmayan bir özellik sadece bir teknik çizim olarak orijinal başvuruda verilmiş ise ve bu özellik farklı yorumlamalara açık ise, yani net olarak tespiti ancak sübjektif değerlendirmelerle mümkünse söz konusu düzeltme izin verilebilir bir düzeltme olarak kabul edilmeyebilir. Söz konusu teknik çizimi inceleyen konu hakkında uzman kimse yine bu özelliği açık ve dolaysız biçimde anlayabilmelidir (Yüksek Temyiz Kurulu kararı G2/98).
Avrupa Patent Sözleşmesi üzerinden bir tartışmaya girilecek olursa kapsam aşımı Avrupa Patent Sözleşmesi Md. 123(2)’de verilmektedir.
Düzeltmeler sırasında çok yaygın biçimde dayanak olarak gösterilen ancak kabul edilmemesi çokça muhtemel olan bir kısım da teknik çizimlerdir. Örneğin bir çizim içerisinde sadece ölçüleri ve boyutları sonradan hesaplayarak ve karşılıklı oranlar üzerinden çıkarımlar yaparak üretilen bilgi duruma göre düzeltmelere kaynak teşkil edemeyebilir. Örnek olarak teknik çizimlerde bir kilit dilinin boyunun kapı çerçevesi üzerindeki kilit aynasındaki açıklığın derinliğine göre belirli bir uzunluk oranına sahip olması sadece teknik çizimlerden hareketle istem konusu yapılamaz.
Başvuru düzeltme başlığı altındaki soru ve cevaplardan görülebileceği üzere başvuru yapılırken içerisine konan her satır -veya konmayan her satır- ileride başvurunun kaderini etkileyebilir.
Bu noktada başvuru metni hazırlanırken olabildiğince geniş tanımlamalara gitmek yerinde olacaktır. Ancak geniş tanımlamalar ise bir başka hukuki kavram ile çakışır. Konu hakkında uzman kimsenin nasıl uygulamaya koyacağını anlayamayacağı tanımlamalar ileride zaten işe yaramayacaktır. Yani geniş tutulmak amacıyla yazılmış ama örneklendirilmemiş veya nasıl çalışacağı konu hakkında uzman kimseye aşikar olmayan unsurlar anlamlı olmayacaktır. Diğer yandan her başvuru bilinen teknik karşısında daraltmalara ihtiyaç duyabilir. Tarifname destek verdikçe bu daraltmalar ayrışma adına desteklenen öğelere dayanacaktır. Ancak tarifnamedeki destek anlaşılabilir ayrışmalara izin vermediği noktada başvuru kaybedilme yoluna girecektir.